2010 yazında Sis’in kaybolmasının ardından belki acımızı hafifletir düşüncesiyle o günlerde 9 aylık olan Viski’yi yaşam alanımıza dahil ettik. Ciddi sağlık sorunları vardı. Dahası, “food agression” diye bilinen bir dertten muzdaripti. Yemek söz konusu olunca o şirin köpek bir canavara dönüşüyordu. İki kez Hayriye’yi bir kez de beni ciddi şekilde yaraladı. Yine de biz onu çok sevdik ve sorunlarına rağmen bizimle yaşamasını istedik. Ancak Ada Özgür telaşı yaşadığımız şu günlerde, Ada’nın aramıza katılmasının ardından bizim kontrolümüz dışında gelişebilecek sıkıntılarla karşılaşmamak adına üzücü bir karar vermek zorunda kaldık. Viski şimdi yeni evinde. Yeni sahiplerini sıkı sıkı tembihledik. Yine de yeni sahiplerini üzmesinden çok korkuyoruz. Onu sürekli takip edeceğiz. Ondan ayrılmak beklediğimden de zor oldu. Olgun bir karar verdik; çocuklar gibi üzüldük, gözlerimiz doldu. Yeni evinde mutlu ol Viski. Yeni arkadaşlarını bizi sevdiğin kadar sev ve hata yapma.