“Vergisini ödemeyene af var. Ödeyene ne var?” sorusu bugünlerde çok popüler oldu.
Derviş Eroğlu’nun vergi borçlarını sildirmek isteyenlere yardımcı olmak için çevirdiği dolaplar karşısında sessiz kalanlar bugün her ne hikmetse kayıt dışılıkla mücadele kapsamında atılan adımların değerini küçültmek ve vergideki statükonun bozulmamasını sağlamak maksadıyla vergisini ödeyenleri galeyana getirmeye çalışıyor. Çok üzücü bir durum!
Özellikle sosyal politikalara ilişkin talepkâr olması beklenen solcu bireylerin bu koroya katılmamak konusunda çok hassas davranması gerekir. Çünkü “ihtiras” şeklinde açıklanabilecek ayakları yere basmayan taleplerin dışında kalan gerçekçi taleplerin yaşam bulabilmesi de yine devletin kayıt dışılıkla mücadeledeki başarısına ve daha fazla vergi toplayabilmesine bağlıdır. Kamunun gelirleri ne kadar artarsa sosyal politikaların yaşam bulması da o kadar mümkün olabilmektedir.
Her fırsatta, “o kadar vergi ödemeyen mükellef var, toplayın kardeşim” diyenlerin, bu sapına kadar SOL mücadeleye sahip çıkması ve yapılmaya çalışılanları tam olarak kavramadan işkembeden sallamaması büyük önem taşıyor.
Kısaca o soruyu yanıtlamak gerekirse; “Vergisini ödeyenlere ÖDÜĹ var”…
Kayıt dışılıkla mücadelenin kapsamı çok geniş. Farkındalık, gönüllülük, vergide teknoloji kullanımının artırılması, denetimlerin artması, ceza ve ödül içeren teşvikler vs. Bu hükümet tümünü içeren bir eylem planına sahip. Devlet politikasına dönüştürüldü bu strateji. Ancak muhalefet ve toplumsal alanda hükümeti günübirlik eleştirmeyi marifet görenler bütünü değil son çıkan kararnameyi görmeyi tercih ediyor nedense.
Son 6 ay içinde motorlu araçlar vergisi, KDV, Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisi ile ilgili mükellefiyetlerini yerine getirenlere ödüller içeren 5 yasa çıkarıldı. Üstelik bunlar son çıkan ve ödemeyenleri teşvik amacı taşıyan kararnameden önce devreye sokuldu ki ödeyen cezalandırılıyor durumu ortaya çıkmasın! Önümüzdeki günlerde vergisini ödeyenlere ödül niteliği taşıyacak olan ve kredi kartı kullanımını teşvik etmeyi öngören bazı düzenlemeler de devreye sokulacaktır. En önemlisi, Vergi Usul Yasası’ndaki değişikliklerle re’sen rezaletine son verilecek ve dahası bağımsız bir üst kurul devreye sokularak vergi mümkün olduğunca siyasetten arındırılacaktır!
İfade ettiğim üzere, bütünü görebilmek şart! Ve inanmak, dört koldan bu mücadelenin başarıya ulaşabilmesi adına seferber olmak, çalışmak şart!
Bu alanda hep daha iyisi vardır ve olacaktır da. Bu sorun dünyada ciddi ve sonu gelmeyen bir sorundur. Ne mutlu ki dünyadaki yaklaşımlarla uyumlu bir vizyona sahip bir hükümet bugün iş başındadır ve devlet politikasını delmek isteyen devlet başkanına rağmen inançla, kararlılıkla çalışmaya devam etmektedir.
Birikim Özgür 