DPÖ’nün Hazırladığı “Orta Vadeli Program” Taslağı’nın Görüşüldüğü Sosyal ve Ekonomik Konsey Toplantısı’nda KKTC Maliye Bakanı Birikim ÖZGÜR’ün Yaptığı Konuşma
Sayıştay Toplantı Salonu
27 Ekim 2015
[Hitap]
Kıbrıslı Türkler olarak varoluş mücadelemiz devam ediyor.
Hızla değişen dünyada “biz de varız” diyebilmenin koşullarını hepimiz çok iyi biliyoruz.
Kamu harcamalarında dışa bağımlı olmayan, ekonomik anlamda karşılıklı bağımlılık ilişkileri geliştirebilen, ülkemizde ve bölgemizde barışa katkı sağlayabilen bir toplum olma arzusundayız.
Bunun için kamu, özel sektör ve sivil toplum alanlarında kurumsallaşmayı sağlayacağız.
İyi işleyen bir sosyal ve ekonomik sistem oluşturmak için çalışacağız.
Hepimize düşen görev bir yandan ideallerimizi topluma mal etme devinimini demokratik zeminde sürdürmek diğer yandan da hep bardağın boş tarafına bakıp bugünden yarına nasıl daha iyiye ulaşabileceğimizin derdiyle yanıp tutuşmaktır.
Biliyoruz ki hiçbir süslü ifade bugün karşı karşıya bulunduğumuz sıkıntıları ortadan kaldırmayacaktır.
Bir kısmı Kıbrıs sorununun yarattığı olumsuzluklar nedeniyle oluşan, bir kısmı ise içte uzun yıllar içerisinde uygulanmış sürdürülebilir olmayan yani günübirlik olan politikalar nedeniyle gündeme gelen zor bir tablo ile karşı karşıyayız.
Ulaşmak istediği seviyeyi çok iyi bilen bir halk olarak karşı karşıya bulunduğumuz tüm zorlukları aşabilecek vizyona ve donanıma sahibiz.
Sosyal güvenlik sistemimizi sürdürülebilir bir yapıya kavuşturmak istiyoruz çünkü Kıbrıslı Türkler huzurlu bir emeklilik yaşamını hak ediyor!
Eğitim sistemimizin kalitesini artırmak istiyoruz çünkü çocuklarımızı dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın temel bilgi ve becerilere sahip, nitelikli ve başarılı bireylere dönüştürmekle mükellefiz.
Sağlık sistemimizi güçlendirmeliyiz ki doğum öncesinden başlayarak ileri yaşlara kadar bu ülkede yaşayan her bir birey kendini güvende hissetsin ve tüm gücüyle toplumumuzun gelişimine katkı sağlayabilsin.
Peki, tüm bunları nasıl başaracağız?
Çağdaşlığıyla ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki hassasiyetiyle övünen bir toplum olarak 2014’te %12,8 olan kadın işsizlik oranının %5,8 olan erkek işsizlik oranının iki katından fazla olduğu yüz kızartıcı koşulları nasıl aşacağız?
Elektrik alanında fuel-oil bağımlılığımız devam ederken, çevre kirliliğini nasıl ortadan kaldıracağız?
Dünyada İspanya’nın güneyinden sonra güneş ışımasının en fazla olduğu kara parçasında yenilebilir enerjiden faydalanma imkânlarımızı artıracak teknik düzenlemeleri tabulaştırarak enerji ithalatımızı nasıl yarı yarıya düşüreceğiz?
Yapısal reformları yeterince sahiplenmeden ve kamu bütçesindeki çarpıklıkları dert edinmeden geleceğe nasıl emin adımlarla yürüyeceğiz?
[Hitap]
Bileceğiz ki sürdürülebilir bir kamu maliyesi ve sürdürülebilir bir ekonomiyi hedeflemeden tüm diğer toplumsal alanlarda çok sınırlı düzeylerde mesafe kat edebileceğiz.
Bu nedenle, hedeflerimiz alabildiğine somut ve büyük olmalıdır!
Orta Vadeli Program;
- Önümüzdeki 3 yılda ortalama yıllık en az %5 büyümeyi hedeflemelidir!
- Kamu bütçemizde karşılığı olmayan harcamalar yapmamıza sebep olan kamu sistemimizdeki bozuklukları gidermek için gerekli tüm reformları içermelidir!
- Toplumsal düzenimizdeki tüm adaletsizlikleri gidermenin el kitabı olmalıdır!
- Özel sektörü nasıl büyüteceğimizi, yatırımları nasıl artıracağımızı ve öngörülen büyüme hedeflerini nasıl tutturacağımızı açıklayan bir doküman olmalıdır!
- Refah dağılımındaki ve kamu hizmetlerinden yararlanma noktasındaki adaletsizlikleri ortadan kaldırmanın reçetesi olmalıdır!
- Kamu iç borcunun faiz ödemelerinden başlayarak belirli bir aşamada anaparasını nasıl ödeyeceğimizi açıklamalıdır!
- İşsizlik oranınındüşürülmesi konusunda ortaya büyük bir iddia koymalıdır!
[Hitap]
Evet, bu hedefler çok büyük ve Kıbrıslı Türkler bu hedeflere ulaşabilir.
Değişimi sağlayacak olan bu hedeflere inanmak ve bu hedefler için gerçekçi zeminde çalışmaktır.
Bu hedeflerden hiç söz etmeden, reform gerektiren alanlarda yapılması gerekenleri toplumla hiç paylaşmadan, sadece toplumu, sistemi, siyaset kurumunu, siyasi partileri veya siyasetçileri kötüleyerek hiç kimsenin toplumsal geleceğimize katkı sağlayamayacağını bilebilecek niteliğe sahip bir toplumuz.
Yakın geçmişte Yunanistan örneğini yaşadık.
“Kıbrıs’a da bir Syriza lazım” dediler.
Biz ne dedik?
“Onlar bizi örnek alsın” dedik.
“Esas siyasi başarı orta ve uzun vadeli programlara bağlı sosyal ve ekonomik gelişmedir” mesajını verdik.
Popülizme dayalı siyasi başarıların ülke açısından hiçbir somut kazanıma dönüşmeyeceğini anlattık.
Nitekim dünya ve bölge gerçekleri ışığında Yunanistan’da 6 ay gibi kısa bir sürede durum farklılaştı.
Başarırlar mı bilemeyiz ancak bugün Yunanistan aynen bizim gibi gerçekçi programlarla ülkesine hizmet etmeyi öngören bir hükümete sahiptir.
Maalesef ülkemizde halk yararına siyaset yürütmekle popülizm arasında çok ince bir çizgi vardır ve biz hükümet olarak bu ince çizginin “halk yararına siyaset yürütme” tarafında durma sorumluluğumuz olduğunun bilincindeyiz.
[Hitap]
Sözünü ettiğimiz kıl üstündeki siyaset anlayışı ve ortaya koyduğumuz iddialı hedefler sadece hükümetin çabası ile yaşam bulmayacaktır.
Sivil Toplum Örgütleri’nin inancı, kararlılığı ve girişilecek işlerin bir ucundan tutma iradesi sayesinde daha mutlu ve daha refah bir topluma dönüşebileceğiz.
Bu bağlamda “katılımcılık ve diyalog” çok önemlidir.
Diğer yandan ise katılımcılık ve diyalog, vizyoner liderlikle vizyonsuzluğun uzlaşısı anlamına da gelmemelidir.
Bugün burada başlatılacak çalışma sayesinde, günümüzdünyası ile barışık ve çağdaş bir vizyona sahip Kıbrıslı Türklerin kafa kafaya vererek mutlu yarınlara yürüyüşüne tanıklık edeceğiz.
DPÖ, hazırladığı bu taslak programla hem biz siyasilere hem de sivil toplum örgütlerine somut bir zeminde ülkemizi esenliğe taşıyacak güçlü irademizi ete kemiğe büründürme imkânını sunmuştur.
Bu bağlamda DPÖ’ye teşekkür ederken, Orta Vadeli Program’ın son halini almasına katkıda bulunacak tüm paydaşlara zihin açıklığı ve başarılar dilerim.
Dr. Birikim ÖZGÜR
KKTC Maliye Bakanı
Birikim Özgür 