Talepler, madalyonun diğer yüzü ve meselenin esası…

Yine öğretmen eksiklikleri, yine eğitimdeki altyapı sorunları, yine yargının tepesinden feryat figan kimilerinin mali yönü de ağır basan birtakım talepler, yine doktorların serzenişleri, belediye çalışanlarının korkuları…

Yapısal dönüşüm serüvenimizde döndük dolaştık yine kısır döngünün başına geldik.

Kuşkusuz Kıbrıs Türk halkı her şeyin en iyisine layıktır.

Özellikle mali yönü ağır basan konularda “talep edene” değil kesinlikle serzenişim…

Hep birlikte bir düşünelim:

Bütçe açığı da kamu borç stoku da yerinde duruyor; yılda yarım milyar TL faiz yükü biniyor üzerine. Geleceğin sırtına yükü bindir babam bindir! Biçare çocuklar bugünlerde okula başlama heyecanı yaşarken ne bilsinler bu ülkede yaşadıkları sürece büyüklerinin yarattığı borç batağında ileride başlarına neler geleceğini. Üstelik çok sürmez, 10 seneye kadar bu kamu ağırlıklı sürdürülemez ekonomik yapıda dolgun maaşlı dedeler-anneanneler hatta anne-babalar birer birer dünyadan göçerken bu çocukların ve gençlerin bırakınız ev ya da araba alabilmeyi, ocaklarının tütmesi dahi çok zorlaşacak. Tüm bu nedenlerle, son 3 yılda ciddi şekilde artan yerel gelirler sayesinde yılsonu için hedefimiz borç faizi ödemek olmalı. Bu işin şakası yok.

Kısacası, “madalyonun diğer yüzü de var” demeye getiriyorum.

Geleceğe karşı da sorumluluklarımız var.

2013 seçimlerinin ardından döndük dolaştık yine kısır döngünün başına geldik.

Talepler yükseliyor, hükümet yapısal dönüşüm konusunda tutuk, Türkiye’nin KKTC politikası bu dönemde tam bir muamma, dahası, AB ile ilişkiler de neredeyse askıda sayılır…

Siyasete “çare üret” diye seslenenler yerden göğe kadar haklı çünkü bu kısır döngüyü siyaset eliyle kırabiliriz ancak.

Belki çözümle oluşacak yeni konjonktürde, belki çözümsüzlük koşullarında.

Her iki durumda da reçete belli:

Kamunun mali yönden sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulmasını sağlayacak adımları atmak, yatırımlarla ekonomiyi geliştirmek, adil bir yönetim sergilemek, çevreden tutunuz da insanı ve doğayı ilgilendiren her alanda sürdürülebilirliği gözeterek tüm bunları yaşama geçirmek…

Siyasete tepki gösterenler haklı olmasına haklı ancak bu yapısal dönüşüm serüvenini başarıyla tamamlayabilmemize siyasal alanda engel olan zihniyetleri öncelikle çözümlememiz, teşhis etmemiz ve tepkiyi doğru noktalara kanalize etmemiz gerekmiyor mu?

Halkımızı çözüme ve AB ile daha üst düzey ilişkilere karşı kışkırtmaya çalışanlar da Türkiye ile bağlantılı her konuya mütemadiyen ‘itiraz’ edenler de bugün değilse yarın tarih önünde hesap verecekler…

Çünkü bu serüvende ‘itiraz’ edince zaman durmuyor, her şey daha kötüye gidiyor. Bunu yaşadık, yaşıyoruz!

Kıbrıs Türk siyasetinin halkımıza karşı birinci vazifesi ‘dış ilişkilerimizi’ acil olarak ‘algılarda’ normalleştirmektir. Evet, siyasetçiler olarak hiçbirimiz masum olmayabiliriz ancak tepki gösterilecekse, bu gibi temel konularda çuvallayanlara gösterilmeli öncelikle.

Testiyi dolu götürenle boş götüreni aynı kefeye koymak da Kıbrıs Türk halkına yakışmaz…

İşin teknik yönüne dair tartışmalar bir yana, kablo ile elektrikte kıtaya bağlanmaya ilişkin tutumlar tıpkı müzakere sürecine ya da AB ile ilişkilere dair tutumlar gibi tam bir prototiptir.

Bugün okuduğum bir habere göre Abu Dabi’de düzenlenen 350 MW’lık güneş enerjisi santralleri ihalesinde kilovatsaat başına 2.42 Dolar/cent ile rekor düşük fiyat önerisi gelmiş. Kablo olmayınca nelerden mahrum olduğumuza dair sadece küçük bir örnek…

Ambargoyu koyan da uygulayan da biz!

Tepkiler, tepkiler, tepkiler… Talepler, talepler, talepler…

Yapısal dönüşüm serüvenimizde döndük dolaştık kısır döngünün başına geldik!

Üzülmek ise anlamsız ve tahrip edici!

Bu yeni bir süreç…

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s